Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/21283 E. 2015/32554 K. 22.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/21283
KARAR NO : 2015/32554
KARAR TARİHİ : 22.12.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/77343

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Bursa 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/12/2011
NUMARASI : 2010/400, 2011/482
SANIK : S.. B..
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Hurdacılık yapan katılan D.. Ç..’in, ciro yoluyla aldığı Türkiye İş Bankası İstanbul Kemerburgaz şubesinden verilmiş olan 24/01/2009 keşide tarihli 3180134 seri numaralı, 25.600 TL bedelli çekin karşılıksız çıkması üzerine karşılıksız çek keşide etmek suçundan şikayette bulunduğu, yürütülen soruşturmada çekteki imzanın sanık S.. B..’e ait olmadığının açıkça anlaşıldığı, sanığın bu şekilde söz konusu çeki başkasına imzalattırarak kullandığı iddiasıyla yapılan yargılama sonucunda; sanığın savunmalarında, sahibi olduğu Klas Demir İnş. Gıda Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti’yi 26/06/2008 tarihinde Veli Çindemir ve Ercan Efe ile onların ortağı olan Bülent Köle isimli şahıslara devrettiğini, çekteki imzanın kendisine ait olmadığını, bu imzanın Bülent Köle isimli şahsa ait olduğunu, şirketi devrederken şirkete ait çek koçanlarını da teslim ettiğini beyan etmesi ve çek koçanlarını teslim ettiğine dair çek karnesi teslim tutanağı ibraz etmesi; İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’nun 25/10/2011 tarihli yazı cevabına göre, Klas Demir İnş. Gıda Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti’nin 17/05/2006 tarihinde ticaret sicil gazetesinde ilan edilerek S.. B.. ve Savaş Bilişik tarafından kurulduğu, 18/06/2008 tarihinde de şirket hisselerinin Veli Cindemir ve Ercan Efe’ye devredildiğinin tespit edilmesi ve Türkiye İş Bankası Kemerburgaz şubesinin 04/11/2011 tarihli yazı cevabına göre ise, suça konu çekin de bulunduğu çek koçanının 07/08/2008 tarihinde sanık S.. B.. tarafından teslim alındığının bildirilmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, sanığın şirketini devrettiği şahıslar ile katılanın çeki devraldığını beyan ettiği ve çekte 2. ciranta olarak görünen S.. K.. ve 1. ciranta olarak görünen Ekrem Telik’in ifadelerine başvurularak suça konu çekin ne şekilde el değiştirdiğinin ve ilk olarak kim tarafından piyasaya sürüldüğünün gerekirse imza incelemesi de yapılarak belirlenmesi, sanığın, suça konu çekin de bulunduğu çek defterini şirketini devrettiğini beyan ettiği tarihten sonra teslim aldığına dair banka yazısı da dikkate alınarak, çek defterinin gerçekte teslim edildiği şahsın sanık olup olmadığının adı geçen banka kayıtları üzerinde imza incelemesi yapılarak veya şirketi devralan kişilerin ve çek defterini teslim eden banka görevlisinin dinlenerek tespit edilmesinden sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
1- İddianame ile talep edilmediği halde, ek savunma hakkı tanınmadan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 158/1-son maddesinin uygulanması suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 226. maddesine muhalefet edilmesi,
2- 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin (1), (2) ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak, Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 08.10.2015 tarihli ve E. 2014/140, K. 2015/85 sayılı kısmi iptal kararı, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden, bu yönde değerlendirme yapılmaması,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 22/12/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.