Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/2115 E. 2013/7548 K. 24.04.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/2115
KARAR NO : 2013/7548
KARAR TARİHİ : 24.04.2013

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mala zarar verme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık kovuşturma ve soruşturma aşamasında alınan beyanlarında zararı ödemek istediğini belirtmiş ise de; dosya içerisinde bulunan taşınır işlem fişine göre somut zararın belli olması, yine cezaevi görevlilerince tutulan 23/03/2010 tarihli tutanağa göre sanığın zararı karşılamadığının anlaşılması karşısında tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan,söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Somut olayda; Burdur Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda hükümlü olarak kalan sanığın hakkında başlatılan disiplin soruşturmasına duyduğu kızgınlık sebebi ile odasında bulunan yatağı yakarak zarar vermesi şeklindeki eylemin yakarak mala zarar verme suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiş, zararın giderilmemiş olması karşısında tebliğnamedeki düşünce benimsenmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak;
Mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58/7. maddesi gereğince “mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, 1 yıl süreli olmak üzere denetimli serbestlik tedbirine de hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK ‘un 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasında yer alan “cezanın infazından sonra 1 yıl süre ile” ibaresinin çıkartılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.04.2013 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.