YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/20771
KARAR NO : 2013/15173
KARAR TARİHİ : 09.10.2013
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkûmiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Somut olayda; katılan …’in daha önce … ortağı olan …’ın, olaydan iki yıl kadar önce baharat alışverişi nedeniyle tanıştığı … isimli şahsın, …’ı arayarak gümrükte ucuz şeker alabileceklerini söylediği, …’ın da durumu katılan …’e söylediği, bunun üzerine katılan … ve tanık …’ın birlikte söz konusu şeker hususunda pazarlık yapmak üzere … isimli şahısla …’de buluştukları, …’in de yanında iki şahıs getirdiği, bunlardan birinin ismini … diğerini ise … ismiyle tanıştırdığı ve bu iki şahsın Gümrük Müdürü olduğunu söylediği, şeker alışverişi hususunda konuştukları, kendini … olarak tanıtan şahsın
katılana cep telefonunu verdiği, iki gün sonra telefonda görüştükleri ve liman kapısı önünde buluşmak için sözleştikleri, katılanın kendisini … olarak tanıtan bu şahsa çanta içerisinde 45,000 TL para verdiği, bu şahsın da şekerin hazır olduğunu, birgün sonra vereceğini söylediği, ancak ertesi gün … ismli şahsa telefon ile aranmasına rağmen çelişkili cevaplar verdiği, şekeri teslim alamadığı, daha önce dolandırıcılık olayına karışanların resimleri katılan ve tanığa gösterildiğinde her ikisinin de kendisini … ismiyle tanıştıran şahıs olarak sanık …’yı teşhis ettikleri, sanığın bu şekilde yakalanamayan … ve … isimli şahıslarla birlikte katılanı dolandırdığına dair kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, ONANMASINA, 09.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.