Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/19545 E. 2014/8287 K. 29.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/19545
KARAR NO : 2014/8287
KARAR TARİHİ : 29.04.2014

Tebliğname No : 9 – 2012/36879
MAHKEMESİ : Eskişehir 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/12/2011
NUMARASI : 2009/908 (E) ve 2011/876 (K)
SUÇ : Mala zarar verme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
14/12/2011 tarihli gerekçeli kararın delillerin değerlendirilmesi kısmında sanığın suçu işlediğinin sabit olduğu kabul edilmesine karşın “beraatine” denilerek ardından mahkümiyet hükmü kurulması maddi hata niteliğinde olup, mahallince düzeltilme imkanı bulunması nedeniyle bozma nedeni yapılmamıştır.
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan,söz konusu suç,seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma,yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma,suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Sanık ve ailesinin Eskişehir Esnaf Sarayı isimli iş merkezinde dükkanlarının bulunduğu, komşu dükkan sahipleri olan katılanların, eşya koyarak sanık ve ailesinin dükkanının önünün kapatılması nedeniyle olay günü aralarında tartışma yaşandığı ve sanığın bu tartışma esnasında katılanlara ait seyyar pano olan bankoya tekme atarak camlarını kırıp zarar verdiği iddia edilen somut olayda; tarafların beyanları ve
08/08/2008 tarihli olay yeri tutanağına göre sanığın katılanlara ait seyyar pano olan bankonun camına tekme atarak kırdığının sabit olduğu ancak, sanık ve tanıkların; sanığın meydana gelen zararı ertesi gün panoyu tamir ettirerek karşıladığı yönündeki beyanları karşısında, katılanların celp edilerek, sanığın bu zararı giderip gidermediğinin sorulması ile 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin tartışılmasının ardından sanığı hukuki durumunun tespiti gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile sanık hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.