Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/19409 E. 2015/31863 K. 07.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/19409
KARAR NO : 2015/31863
KARAR TARİHİ : 07.12.2015

Tebliğname No : 15 – 2012/27101

MAHKEMESİ : Samsun 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 27/12/2011
NUMARASI : 2011/537, 2011/578
SUÇ : Dolandırıcılık

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Mağdurun, zararının soruşturma aşamasında sanık tarafından kısmen giderildiğini belirtmesi ve mahkemenin kabulünün de TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanması yönünde olduğu dikkate alındığında, indirim miktarının aynı kanun maddesinin ikinci fıkrasında yazılı olan 1/2 oranından fazla olması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde 1/3 oranında indirim yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
2-Sanığın, mağdura üniversitede okuyan kızını yurda yerleştirebileceğini vaat ederek ondan 1.000,00 TL almasından sonra, bu kez madde bağımlısı olan mağdurun oğluna bitkisel ilaç alacağını belirterek 500,00 TL daha alıp, sonraki günlerde de değişik bahanelerle para istemek suretiyle mağdurdan toplam 3.600,00 TL aldığının anlaşılması karşısında; sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinde yer alan zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, eksik ceza tayin edilmesi,
3-Hapis cezasının alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezasının belirlenmesi sırasında, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeye dayanılarak tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayin edilmesi,
4-5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinin 1. fıkrasının “c” bendinde yer alan haklardan, sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, altsoyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c. maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi ile aynı kanunun maddesinin (1), (2), ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 08.10.2015 tarihli ve 2014/140-2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesi nedeniyle, koşullarının oluşması halinde iptal kararı yönünde değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesine istinaden halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi gereğince sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının gözetilmesine, 07.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.