Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/1929 E. 2014/17389 K. 27.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/1929
KARAR NO : 2014/17389
KARAR TARİHİ : 27.10.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/45039
MAHKEMESİ : İzmir 15. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 22/06/2009
NUMARASI : 2007/609 (E) ve 2009/642 (K)
SUÇ : Güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi,failin kendisine verilen malı,veriliş gayesinin dışında,zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi,değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın, katılana ait oto kiralama şirketinden 02/07/2007 tarihinde beş gün için …plakalı aracı kiraladığı ancak sürenin dolmasına rağmen aracı iade etmediği gibi katılan tarafından sanığa ulaşılamadığı, bu suretle sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; katılan beyanı, sanık ikrarı, yakalama tutanağı ve tüm dosya kapsamına göre, suça konu aracın sanığa ifa ettiği meslek ya da hizmet dolayısıyla tevdi edilmemiş olması nedeniyle sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 155/1. maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Mahkemece dayanılan gerekçelere göre, temel hürriyeti bağlayıcı cezanın alt sınırın üzerinde tayin edilmesinde bir isabetsizlik yok ise de, 5237 sayılı TCK’nın 61. maddesinde sayılan cezanın bireyselleştirilmesindeki ölçütler esas alınarak takdirin kullanılmasıyla alt ve üst sınırlar arasında bir belirleme yapılması gerekirken, hak ve nesafet kuralları ile orantılılık ilkesine aykırı olarak hapis cezasının üst sınırdan tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanunu’nun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.