YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/1876
KARAR NO : 2014/17292
KARAR TARİHİ : 27.10.2014
Tebliğname No : 11 – 2011/27071
MAHKEMESİ : İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 09/03/2010
NUMARASI : 2007/273 (E) ve 2010/84 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, nitelikli hali oluşmaktadır.
H.Sigorta Aracılık Hizmetleri Limited Şirketi’nin yetkilisi olan sanıkların, katılan şirketle imzalamış oldukları 09.03.1999 tarihli acentelik sözleşmesi uyarınca katılan şirket adına sigorta poliçesi düzenleyip prim tahsil eden sanıkların, müşterilerden tahsil ettikleri primleri acentelik sözleşmesine aykırı olarak süresinde katılan şirkete intikal ettirmedikleri ve bu şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işledikleri iddia olunan somut olayda ;Sigorta Murakabe Kanunu’nun 27. maddesi ve taraflar arasında imzalanan acentelik sözleşmesinin 19. maddesine göre acentenin tahsil ettiği primlerin komisyon ve ilgili vergiler düşüldükten sonra kalan kısmını en geç ertesi haftanın son iş gününün bitimine kadar katılan şirkete intikal ettirmekle yükümlü olması, mahkemece aldırılan bilirkişi raporunun da yetersiz olması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, katılan şirket ve acenteye ait defter ve belgelerin incelenerek sanıkların sigorta acentecilikleri feshedilene kadarki dönemde sigortacılık kanunu ve aralarındaki sözleşme uyarınca teslim edilmesi gereken primleri ödeyip ödemediklerinin tespiti bakımından konusunda uzman bilirkişiden rapor aldırılması ve İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2007/297 esas sırasında kayıtlı menfi tespit davasına ilişkin dosyanın getirtilip incelenmesi ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun taktir ve tayini gerekirken eksik incelemeyle ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 27.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.