Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/18537 E. 2015/27789 K. 29.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/18537
KARAR NO : 2015/27789
KARAR TARİHİ : 29.06.2015

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; Failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu, TCK’nın 158/1-f maddesinde düzenlenmiştir. Maddenin gerekçesinde de; “Dolandırıcılık suçunun, bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi de, birinci fıkranın (f) bendinde bu suçun bir nitelikli unsuru olarak kabul edilmiştir. Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının, özellikle bu kurum ve kuruluşları temsil edenlerin, kurum ve kuruluşları adına hareket eden kişilerin, başkalarını kolaylıkla aldatabilmeleri bir güven kurumu olan bu kuruma güvenin sarsılması bu kurumların araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu, nitelikli hâl saymıştır.
Bilişim sisteminin aldatılmasından söz edilemeyeceği için, ancak bu sistemin araç olarak kullanılarak bir insanın aldatılması yani dolandırılması halinde bu bendin uygulanması mümkündür. Aksi halde yani sisteme girilerek bir kişi aldatılmayıp sistemden yararlanılarak çıkar sağlanmışsa bilişim suçu veya bilişim sistemi kullanılmak suretiyle hırsızlık suçunun oluşması söz konusu olacaktır.
Bilişim sisteminden maksat, verileri toplayıp, yerleştirdikten sonra bunları otomatik işlemlere tâbi tutma olanağını veren manyetik sistemlerdir. Günümüzde bilişim sistemleri ile sesli-görüntülü haberleşme, elektronik imzanın kabulü, yeni ticari ilişkiler, internet bankacılığı hizmeti ile para transferleri ve bunlar gibi pek çok yenilik toplumsal hayata girmiş, bilişim gerek iş gerekse günlük hayatta vazgeçilemeyecek kadar önemli bir noktaya ulaşmış, bilişim teknolojileri daha hızlı ve ucuz bir nitelik arz etmesi nedeniyle, klasik yöntemlere nazaran daha fazla tercih edilir duruma gelmiştir. Bu sistemlerin güvenle kullanılması, aynı anda hızlı ve kolayca birçok kişi tarafından ulaşılması ve diğer taraftaki failin kontrol imkanını azaltması nedeniyle nitelikli hal sayılmıştır.
Banka ya da kredi kurumlarının araç olarak kullanıldığından söz edilebilmesi için, dolandırıcılık fiili gerçekleştirilirken bankaların olağan faaliyetlerinden ya da bu faaliyeti yürüten sujelerden hileli araçlar kullanılarak yararlanılması veya banka ve kredi kurumlarının olağan faaliyetleri nedeniyle üretmiş oldukları maddi varlıkların suçta araç olarak kullanılarak haksız çıkarın elde edilmesi gerekir. Bankaların, ödeme aracı olarak kullanılması halinde bu fıkra uygulanamayacaktır.
Sanığın inşaat malzemesi satışı ile uğraşan katılan … ile müşteri satıcı ilişkisi dışında bir dostluğunun da bulunduğu, sanığın malzeme alımı dışında katılan …’tan borç para da aldığı, sonradan ödeme yaptığı, borcunu nakit ödeyemediği zamanlarda borca karşılık olarak çek verdiği, sanığın suça konu çekide bu şekilde katılana verdiği, katılan …’ın da sanıktan aldığını bildirdiği çeki ciro edip kendi ticari ilişkileri nedeniyle borçlu olduğu şikayetçi …’a verdiği, çekin bankaya ibrazında sahte olduğunun anlaşıldığı olayda;
1- Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükme yönelik incelemede;
Önceden … borca karşılık sanığın sonradan yapmış olduğu hileli hareketlerin dolandırıcılık suçunun unsurlarını oluşturmayacağından sanığın beraatine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2- Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükme yönelik incelemede;
Sanığın katılanları tanımadığı yönündeki savunması, katılan …’ın, sanığın aldığı borç para veya mallara karşılık çeki verdiği yönündeki beyanı, tanık …’ın sanığın güvene dayalı olarak katılandan borç aldığını, parayı ödeyemeyeceğini anlayınca karşılığında çek verdiğini, verilen borçların muhasebe kayıtlarında yer almadığını, ancak sanığın verdiği çeklerle resmi olmamakla birlikte özel bir deftere kendisinin kayıt yaptığını ve çek verildiğinde ciro edilmiş haliyle fotokopisini çektirdiğini, sanığın bazen arkadaşını da getirdiğini, arkadaşının da inşaat malzemesi aldığını, arkadaşı ile ilgili hesabın ayrı tutulduğunu beyan etmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından sanık ile katılan arasındaki ticari ve özel borç ilişkisine yönelik tanık …’ın beyan ettiği defterde dahil olmak üzere tüm ticari defter fatura ve banka kayıtları araştırılarak sanık ile müştekinin daha önce mal alıp almadığı sanık tarafından verilen çeklerin ödenip ödenmediği araştırılıp, çekteki sahteciliğin iğfal kabiliyetinin bulunup bulunmadığı sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.