Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/17989 E. 2015/30959 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/17989
KARAR NO : 2015/30959
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

Tebliğname No : 15 – 2012/12205

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Tekkeköy(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18/10/2011
NUMARASI : 2011/303 (E) ve 2011/562 (K)
SANIK : A.. T..
SUÇ : Güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Suç tarihinde, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu ile ilgili yargılama yapma görev ve yetkisi Asliye Ceza Mahkemesi’ne ait olsa da, karar tarihinden sonra, 28/06/2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile, 5235 sayılı TCK’nın 8 ve devamı maddelerinde yapılan değişikliğe göre sulh ceza mahkemelerinin görev ve yetkilerinin sona ermiş olması, bütün yetkilerin Asliye Ceza Mahkemelerine devredilmiş olması karşısında, görevli mahkeme yönünden yapılacak bir bozmanın sonuca bir etkisinin olmayacağı dikkate alınarak esas yönünden yapılan incelemede;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Katılan şirket ile sanık arasında 19/04/2006 tarihinde yapılan Finansal Kiralama sözleşmesi ile sanığa bir adet makine kiralandığı, bir süre sonra sanığın kira bedelini ödemediği gibi yapılan ihtarnameye rağmen sözleşmeye konu traktörü teslim etmeyerek güveni kötüye kullanma suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda,
Sanığın kira bedelini ödememesi nedeniyle, katılan şirket tarafından sözleşmenin feshedildiği, sanığın, 3226 Sayılı Finansal Kiralama Kanunu’nun 15., 17., 24., ve 25. maddeleri ile 19/05/2006 tarihli Finansal Kiralama Sözleşmesi’nde öngörülen “iade zorunluluğunu” yerine getirmeyerek, suça konu makinenin ihbarnamenin 27/04/2010 tarihinde tebliğini belirtilen süre içerisinde şirketin gösterdiği adrese iade etmediği, bunun için yasal bir gerekçe göstermediği, kiralanan malın tesliminden hukuka aykırı olarak kaçındığı, böylece, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği tüm dosya kapsamına göre sabit olduğunun anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 155/2 maddesine göre sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde beraat kararı verilmesi
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.