Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/17843 E. 2015/31724 K. 02.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/17843
KARAR NO : 2015/31724
KARAR TARİHİ : 02.12.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/70272

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Konya 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/11/2011
NUMARASI : 2010/850, 2011/646
SANIK : M.. B..
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, özel belgede sahtecilik

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın ön muhasebe elamanı olarak çalıştığı şirkette müşterilerden tahsil ettiği paralara karşılık olarak kendi bastırdığı sahte tahsilat makbuzlarını verdiği iddia olunan olayda,
1-Sanığın sahtecilik eyleminde kullandığı makbuz ve hayali çeklerin, suçun ortaya çıkmasını engellemek amacıyla sanığın kendi imzası bulunan, müşteriler tarafından ödenen miktarları gösteren ve yine müşterilere verilen belgeler olduğu, bu haliyle ayrıca özel belgede sahtecilik suçunun oluşmayacağı, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun işlenmesine yönelik olması nedeniyle bu suç kapsamında değerlendirilip güveni kötüye kullanma suçunun temel cezasının belirlenmesinde dikkate alınması gerektiği gözetilmeden her iki suçtan yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2-Özel belgede sahtecilik suçundan sahteliğin aldatma yeteneğinin olup olmadığının mahkemece değerlendirilmesi amacıyla suça konu tahsilat makbuzlarının asıllarının getirtip duruşmada incelenmesi, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatma yeteneği bulunup bulunmadığının öncelikle mahkemece değerlendirilmesi, duraksama halinde bu yönde uzman bilirkişiden rapor alınması, aldatma yeteneği ile ilgili değerlendirmenin gerekçeli karara yansıtılması gerekirken, suça konu tahsilat makbuzlarının asıllarının getirtilip duruşmada incelenmeden, denetime olanak sağlayacak şekilde dosya içerisine alınmadan ve aldatma yeteneği ile ilgili gerekçeli kararda hiçbir değerlendirme yapılmadan eksik araştırma ve yetersiz gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-TCK’nın 53.maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “ velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.