Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/1734 E. 2014/16896 K. 21.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/1734
KARAR NO : 2014/16896
KARAR TARİHİ : 21.10.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/52031
MAHKEMESİ : Bayat Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 16/09/2010
NUMARASI : 2009/18 (E) ve 2010/279 (K)
SUÇ : Hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi,failin kendisine verilen malı,veriliş gayesinin dışında,zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi,değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Somut olayda; sanığın katılan F.. K..’nın sahibi olduğu eczanede kalfa sıfatı ile işçi olarak çalıştığı, katılanın suça konu yıllarda çocuklarının eğitimi dolayısıyla sıklıkla İstanbul ilinde bulunduğu ve bu nedenle yılın büyük bir bölümü eczanede olmadığı, katılanın eczanede bulunmadığı zamanlarda ilaç alım satım işlerinin sanık tarafından yapıldığı, katılanın yokluğunda sanığın ilaç firmalarından ilaç satın alarak farklı zamanlarda promosyon olarak verilen iki adet plazma TV, bir adet cep telefonu, iki adet diz üstü bilgisayarı ve beş adet çeyrek altının katılanın ilçede bulunmadığı zamanlarda bizzat teslim alarak kendi menfaatine olacak şekilde kullandığı ve katılana teslim etmeyerek üzerine atılı hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçunu işlediği yönünde mahkemenin sübutu kabul etmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, o yer Cumhuriyet savcısının ve sanık müdafinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak ;
Sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında ecza depolarınca farklı tarihlerde gönderilmiş promosyon niteliğindeki eşyaların uhdesine geçirmiş olması karşısında, TCK’nın 43/1 maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması suretiyle sanık hakkında eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunu’nun 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, 21/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.