Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/17279 E. 2015/31071 K. 10.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/17279
KARAR NO : 2015/31071
KARAR TARİHİ : 10.11.2015

Tebliğname No : 15 – 2011/399752

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Kocaeli 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/04/2011
NUMARASI : 2008/758 (E) ve 2011/174 (K)
SANIKLAR : M.. D.., S.. K..
SUÇ : Dolandırıcılık, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Müşteki ……..in, trafik kaydına göre…….üzerine kayıtlı bulunan …………..plakalı 92 model sarı renkli ………… marka ……….’ye mal götürdüğü kamyonu parka bırakıp alışveriş için gidip geri döndüğü, bu arada aracın üzerine sanıklardan M.. D..’nun numarasını bırakarak ve iş vermek istediğini söyleyen not bırakması üzerine, müşteki ile telefonla görüştüğü ve iş alarak gitmek istediği için sanık M.. D.. ile ……….. ili ………. caddesi üzerinde petrol istasyonunda buluştuktan sonra sanığın, müştekiye aracı ekspere gösterip geleceğim ve iş ayarlayacağım diyerek kamyonu alıp götürdükten sonra temyiz dışı sanık F.. G..’u arayıp satılacak araç olduğunu söylemesi üzerine, sanık S.. K..’a aracı müştekinin haberi olmaksızın ve müştekinin bulunmadığı anda 5000 TL’ye sattığı iddia edilen olayda, sanık ……….ın eyleminin dolandırıcılık suçunu, sanık ……’ın eyleminin suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunu oluşturduğuna dair aşağıda belirtilen neden dışında mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
1)Sanık S.. K.. hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar ve Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2)Sanık M.. D.. hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanığın tutuklulukta geçirdiği süreler almış olduğu cezadan mahsup edilmemiş olması infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere mahkemenin soruşturma-kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1)TCK’nın 53.maddesinin 1.fıkrasının c bendinde yer alan “sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine” ilişkin hak yoksunluğunun koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanabileceğinin nazara alınmaması,
2)Sanığın adli sicil kayıtlarındaki mahkumiyetlerin kesin hüküm niteliğinde olduğu ve CMUK’un 305/2. maddesi gereğince tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden, sanığın mükerrir sayılarak cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş sanıklar ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak; yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasından hüküm fıkrasından tekerrürle ilgili kısımların tamamen çıkartılması ve yer alan TCK’nın 53.maddesinin tatbikine ilişkin bölümler çıkartılarak yerlerine “Sanığın, TCK’nın 53/3 maddesi uyarınca, aynı maddenin 1.fıkrasının c bendinde yer alan kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1.fıkrada yazılı diğer haklardan ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına,” paragrafları yazılmak suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.