Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/17105 E. 2015/32286 K. 16.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/17105
KARAR NO : 2015/32286
KARAR TARİHİ : 16.12.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/52676

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Bitlis Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 22/11/2011
NUMARASI : 2011/319, 2011/297
SANIK : R.. A..
KATILAN : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık

Sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat, resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine yönelik hükümler, katılan vekili ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükmünün temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç sanığın kastının bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin suçun unsurlarının oluştuğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
2-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;
5237 sayılı TCK.nın 53.maddesinin (1), (2), ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 08.10.2015 tarihli ve E.2014/140, K.2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden koşulları oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Gerekçeli karar içeriğinde Diyarbakır Kriminal Polis Labaratuvarından alınan bir rapor olmamasına rağmen, rapordan bahsedilmiş ise de; suça konu sahte sağlık raporunun mahkemece incelenip iğfal kabiliyetinin bulunduğunun tespit edilmesi ve gerekçede bu hususun açıklanması karşısında gerekçede bahsedilenen Diyarbakır Kriminal Polis Labaratuvarı raporununa ilişkin kısmın hatalı olarak karara eklenmiş yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
TCK’nın 53.maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından 5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkarılıp yerine, “53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın “c” bendinde yer alan, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.