YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/16816
KARAR NO : 2014/6985
KARAR TARİHİ : 14.04.2014
Tebliğname No : 9 – 2011/323037
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 24. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/04/2011
NUMARASI : 2011/3 (E) ve 2011/211 (K)
SUÇ : Mala zarar verme
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mala zarar verme suçu, başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanılış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Katılan ile sanığın kardeş oldukları ve babalarından kendilerine miras yoluyla intikal eden binanın farklı bağımsız katlarının maliki oldukları, katılanın, söz konusu binanın zemin katında bulunan ve kendisine ait olan dairesinin önündeki bahçe kısmına, ev içerisine su girmesini önlemek amacıyla döktürdüğü betonun, sanık tarafından görgü tespit tutanağında belirlendiği gibi kırıldığının iddia edildiği olayda;
Oluşa, sanığın ikrar içeren savunmalarına, görgü tespit tutanağına ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın, bu şekilde gerçekleştirdiği sabit görülen eyleminin mala zarar verme suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK’nın 167. Maddesinin ikinci fıkrasında; mala zarar verme suçunun aynı konutta beraber yaşamayan kardeşlerden birinin zararına olarak işlenmesi halinde; ilgili kardeş hakkında verilecek ceza yarısı oranında indirileceğine ilişkin şahsi indirim sebebinin düzenlenmesi ve sanık ile katılanın kardeş olduklarının anlaşılması karşısında; sanığa verilen cezadan belirtilen oranda indirim yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurularak fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.