Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/16463 E. 2015/30841 K. 04.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/16463
KARAR NO : 2015/30841
KARAR TARİHİ : 04.11.2015

Tebliğname No : 15 – 2011/409579

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Didim(Yenihisar) 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/06/2011
NUMARASI : 2010/516 (E) ve 2011/430 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanık İ.. K..’nun bir arkadaşı vasıtasıyla tanıştığı katılanı arayarak, elinde 2863 adet Osmanlı altını bulunduğunu ve bunları ucuza satmak istediğini söylediği, katılanın bir adet numune altın aldığı ve kuyumcuya 280 TL’ye bozdurması üzerine, sanık İ.. K.. ve kendisini Osman adıyla tanıtan sanık S.. K.. ile buluştuğu, sanık S.. K..’ın katılana içerisinde altın bulunduğunu söylediği bidonu verdiği, katılanın da sanık İ.. K..’na 9300 TL parayı teslim ettiği, sanıklar yanından ayrıldıktan sonra bidonu açan katılanın, bidon içerisinde altın yerine zeytin olduğunu farkettiği, bu suretle sanıkların dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
Sanıklara ait fotoğrafların katılan tarafından net olarak teşhis edildiği ve sanık İ.. K..’nun kendi adına kayıtlı telefon hattıyla katılanı suç tarihi öncesinde aradığı hususunun iletişimin tespiti kayıtlarıyla sabit olduğu anlaşılmakla, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılması amacına yönelik olarak, soruşturma aşamasında alınan ifadesinde, sanık S.. K.. adına kayıtlı …….. plakalı aracı ve sanıkları olay yerinde gördüğünü beyan eden tanık H. B.a, sanıklara ait fotoğraflar gösterilerek teşhis yaptırılmak suretiyle duruşmada ifadesinin alınmasından sonra, sonucuna göre, sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırmayla beraat kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.