YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/16133
KARAR NO : 2014/5019
KARAR TARİHİ : 18.03.2014
Tebliğname No : 9 – 2011/310099
MAHKEMESİ : Boğazlıyan Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 07/06/2011
NUMARASI : 2010/304 (E) ve 2011/131 (K)
SUÇ : Mala zarar verme
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Somut olayda; suça sürüklenen çocuğun, katılanın evini çevreleyen avlu duvarının taşlarını nacak veya keser denilen aletle yontmak suretiyle oyuklar oluşturması şeklindeki eyleminin, mala zarar verme suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Suç tarihinde 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 35/1 ve Çocuk Koruma Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 20/2. maddesi gereğince zorunlu olan sosyal inceleme raporu alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Suç tarihinde 14 yaşında olan suça sürüklenen çocuk hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 151/1. maddesi uyarınca tayin olunan temel cezadan, aynı kanunun 31/2. maddesi gereğince 1/2 oranında indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Suç tarihinde 18 yaşından küçük olup, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan suça sürüklenen çocuk hakkında verilen kısa süreli hapis cezasının, 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/03/2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.