YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/14749
KARAR NO : 2015/29278
KARAR TARİHİ : 01.10.2015
Tebliğname No : 15 – 2011/384165
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Çorum 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/07/2011
NUMARASI : 2011/226 (E) ve 2011/352 (K)
SANIKLAR : H.. G.., M.. G.., Ç.. K..
SUÇ : Dolandırıcılık
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, layın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, ullanılan hilenin şekli, ullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Somut olayda; Katılanın adına tescilli 60 NC 866 plakalı aracını internet ortamında satılığa çıkarttığını gören ve onunla evvela telefon yoluyla irtibat kurup, yaptığı pazarlıkta 17.000 TL peşin para vererek aracı alacağı hususunda ikna edici konuşmalar yapan sanık Haydar’ın, adına satışa ilişkin vekaletname çıkartılarak, aracın ikamet ettiği Çorum’a getirilmesi halinde, masraflarını karşılayarak aracı alacağını belirtmesi sonrasında, şikayetçiyi kardeşi Menduh ile karşılamaları, onu evlerine götürerek güven sağlamaları, “peşin para getireceklerine dair” muhtelif yalanlarla onun gecelemesini sağlamalarının ardından ertesi gün sanık Haydar’ın kayınbiraderi Ahmet olarak tanıttığı sanık Çelebi ile şikayetçiyle bir kahvehanede buluştuklarında vekaletnamenin araçta olduğunu bilen sanık Haydar’ın “siz oturun… motora-kaportaya baktırıp geleyim” diyerek araç anahtarını almasını müteakip geri dönmemesi ve adına çıkarılmış vekaletnameyi kullanarak aracı tanık E.. Ş..’e Merzifon’da peşin para alarak noterdeki işlemle satıp teslim etmesi, bu arada şikayetçiyi oyalayan sanık Çelebi’nin de bir bahane ile onun yanından ayrılıp geri dönmemesi şeklinde gerçekleşen eylemlerinin “dolandırıcılık” suçunu oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar ile sanıklar müdafiilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 01/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.