Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/14303 E. 2014/2956 K. 18.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/14303
KARAR NO : 2014/2956
KARAR TARİHİ : 18.02.2014

Tebliğname No : 12 – 2013/67314
MAHKEMESİ : Aydın 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/12/2012
NUMARASI : 2011/741 (E) ve 2012/1299 (K)
SUÇ : Kamu malına zarar verme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Katıldığı bir düğün töreninde içki içen ve elindeki sigarayla kazaen kızını gözünden yaralayan sanığın, …. plaka sayılı aracıyla çocuğunu A.. Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’ne götürdüğü, acil servis kapısı yerine yanlışlıkla başka bir kapıdan hastaneye girdiği, bu kısımdan çıkarak acil servis kapısına gitmeye çalıştığı sırada çıkış bariyerine kasten çarparak zarar verdiği, kızının bu hastanenin acil servisinden Devlet Hastanesi acil servisine sevk edilmesi üzerine, devlet hastanesi acil servisinde çocuğunun tedavisini yaptırdıktan sonra tekrar A.. K.. Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’ne dönerek güvenlik görevlisiyle tartıştığı iddiasıyla yapılan yargılama sonucunda; sanığın savunmalarında, olay günü bir düğünde bulunduğu sırada elindeki sigaranın yanlışlıkla 6 yaşındaki kızı Hiranur’un gözüne değmesi sonucu kızını acilen A..K.. Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’ne götürdüğünü, hastanenin acil kapısı yerine yanlışlıkla başka bir kapıdan giriş yaptığını, bunun üzerine bulunduğu yerden çıkıp yan taraftaki acil kısmına geçmek istediğini, ancak bariyerin kapalı olması nedeniyle çıkamadığını, bir süre görevli birinin gelmesini beklediğini, kimse gelmeyince seslendiğini ve korna çaldığını, fakat görevli birine ulaşamadığını, kızının durumunun aciliyetinden dolayı aracını bariyere doğru sürüp çarparak çıkmak zorunda kaldığını, aydın kadın doğum ve çocuk hastalıkları hastanesi acil servisinin kızını devlet hastanesine sevk etmesi üzerine devlet hastanesine gittiğini, çocuğunun tedavisini yaptırdıktan sonra görevlilerle konuşmak için tekrar aydın kadın doğum ve çocuk hastalıkları hastanesi’ne döndüğünü, güvenlik görevlisine bariyerin neden açık olmadığını sorarak, bu nedenle aracının zarar gördüğünü söylediğini ve güvenlik görevlisiyle bir tartışma yaşadığını beyan etmesi, sanığın eşi olan tanık S..Ö..in de sanık savunmalarını doğrulaması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti ve sanığın hastanenin bariyerlerine çarparak zarar vermesi şeklindeki eyleminin, 5237 sayılı tck’nın 25/2. maddesinde öngörülen zorunluluk hali kapsamında olup olmadığının değerlendirilmesi bakımından, olay tarihinde, sanığın çarparak zarar verdiği bariyerleri açmakla görevli bir kişinin bulunup bulunmadığının ve sanığın kızı olan h… ö..in aydın kadın doğum ve çocuk hastalıkları hastanesi’ne getirilip getirilmediğinin, getirilmiş ise başka bir hastaneye acil kaydıyla sevk edilip edilmediğinin ilgili hastaneden sorulup, buna ilişkin kayıtlar getirtildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.02.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.