Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/14106 E. 2014/2224 K. 10.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/14106
KARAR NO : 2014/2224
KARAR TARİHİ : 10.02.2014

Tebliğname No : 9 – 2011/244788
MAHKEMESİ : Pınarbaşı(Kayseri) Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 09/02/2011
NUMARASI : 2008/150 (E) ve 2011/18 (K)
SUÇ : Mala zarar verme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Sanık A.. P..’ın yanında çoban olarak çalışan diğer sanık D.. D..’e, kendine ait koyunlarını katılan N.. A..’nın fasulye ekili bulunan tarlasında otlatmasını istemesi üzerine, sanık D.. D..’in de hayvanları söz konusu tarlaya sokarak otlatmak suretiyle tarladaki ekili olan fasulyelerin zarar gördüğünün iddia edildiği olayda;
1-Oluşa, sanıkların savunmalarına, katılanın aşamalardaki beyanlarına, görgü tespit tutanağına, bilirkişi raporlarına, tanık anlatımlarına ve tüm dosya kapsamına göre; sanık A.. P..’ın yargılama aşamasında verdiği ifadesinde; katılanın bir zararının bulunmadığını, mahsulleri toplanmış olduğunu, yaz boyunca 5-6 defa hasat edildiğini, söz konusu tarlada bulunan fasulyelerin soğuk yaktığından dolayı terk edilmiş fasulye olduklarını belirttiği ve 04.03.2010 tarihli ziraat mühendisi bilirkişisi tarafından düzenlenen rapora göre de; Pınarbaşı bölgesinde iklim sebebi ile kuru fasulye yetiştiriciliği riskli olduğu için genelde taze fasulye yetiştiriciliğinin yapılmakta olduğu, daha önceki düzenlendiği 04.03.2008 tarihli bilirkişi raporundaki zarar tespitlerinin kuru fasulye ekiciliği için yapıldığını; ancak suça konu olan taze fasulye yetiştiriciliği için son hasadın pınarbaşı bölgesinde en geç eylül ayının 3. haftası yapıldığını, buna göre, zararın meydana geldiği suç tarihinden önce ürün hasadının gerçekleşmiş olması gerektiğinden dolayı dava konusu parsellerde taze fasulye yetiştiriciliği yapılıyor ise ürün zararının oluşmayacağı, kuru fasulye yetiştiriciliği yapılıyorsa ise de suç tarihinden önce don olayının yaşanması halinde ürün zararının oluşmayacağı; suç tarihinden önce don olayı meydana gelmemiş ise ürün zararının 3921,30 TL olacağının belirlendiğinin anlaşılması karşısında; yargılama konusu olan mala zarar verme suçunun zarar unsurunun somut olayda oluşup oluşmadığının hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilebilmesi ve dosya içerisinde bulunan katılanın arazisine ilişkin alınan 14.10.2008 ile 04.03.2010 tarihli bilirkişi raporlarındaki çelişkilerin giderilebilmesi amacıyla, olay tarihindeki Meteoroloji Genel Müdürlüğü kayıtları getirtilerek olaydan önce zirai don olayının yaşanıp yaşanmadığını ve söz konusu arazide kuru fasulye ekiciliğinin yapılıp yapılmadığının net bir şekilde ortaya konulmasından sonra zararın oluşup oluşmadığının bu şekilde tespiti ile toplanan delillere göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken eksik incelemeye dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- 07.04.2010 tarihli duruşmada; mahkeme tarafından taraflar arasında Pınarbaşı Sulh Hukuk Mahkemesi’nde devam eden ve sulh hukuk hakimliği olarak görüldüğü belirtilen davanın duruşmasında, katılan N.. A..’nın ceza davasındaki şikayetinden vazgeçtiğini beyan ettiğinin tespit edilerek duruşma tutanağına da kayden geçirildiği ve sanık A.. P..’ın da temyiz dilekçesi içeriğinde katılan N.. A..’nın ceza davasına ilişkin şikayetinden vazgeçtiğini belirtmesi karşısında; soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan mala zarar verme suçu kapsamında katılan N.. A..’nın yeniden ifadesinin alınarak şikayetinden vazgeçip vazgeçmediğinin belirlenmesinden sonra sanıklar haklarında açılan kamu davasının, 5237 sayılı TCK’nın 73/1-2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince düşürülmesine karar verilip verilmeyeceği hususunda yeniden değerlendirme yapılmasının gerektiği,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.