YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/14005
KARAR NO : 2015/28869
KARAR TARİHİ : 17.09.2015
MAHKEMESİ : Mersin 3. Ağır ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, Resmi belgede sahtecilik (Bedelsiz senedi kullanma)
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp,onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
TCK’nın 158/1-d bendinde belirtilen,Kamu kurum ve kuruluşlarının,kamu meslek kuruluşlarının,siyasî parti,vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunun işlenmesi,nitelikli hâl kabul edilmiştir.Söz konusu kurum yada kuruluşların konumunun suçun işlenmesinde kolaylık sağlayacağı düşüncesi,bu kurum ve kuruluşların bu suçta araç olarak kulanılmasının ağırlaştırıcı neden olmasını gerektirmiştir.
Bu nitelikli halin uygulanabilmesi için,bunların isminin kullanılması yeterli olmayıp maddi varlığının kullanılması gerekmektedir.Araç olarak kullanılma,bu kurum veya kuruluşlara ait yazı veya belgeleri amaç dışı olarak kullanmak şeklinde olabilir.Bu kurumlara ait kimlik belgesinin gösterilmesi, basılı evraklarının, kıyafetlerinin, taşıtlarının kullanılması mağdurda güven oluşumunu sağlayacaktır.
Erdemli Mer-Pa … Ltd. ticari ünvanlı şirketin müdürü sanığın, şirketin işlerinin kötüye gittiği dönemde mal varlıklarının icra takiplerinden kurtarılması saikiyle şirket adına tescilli 33 VY 041 plakalı aracı, karşılıklı anlaşma çerçevesinde (gerçek alım-satım ihtiva etmeyen biçimde) muvazaalı olarak Erdemli 1. Noterliğince düzenlenen 21.06.2005 tarih ve 4235 yevmiye nolu sözleşme ile katılan Mehmet’e satmış göründüğü halde aracı fiilen kullanmaya devam ettiği, katılandan muvazaalı işlemin teminatı olarak, “33 VY 041 araca istinaden verilmiştir.” şerhi yazılarak suça konu bonoyu 10.02.2006 tanzim, 10.02.2008 vade tarihi ve 28.000 TL miktar yazarak düzenlemesini müteakip H.. Y.. adlı üçüncü kişiye ciro ederek onun vasıtasıyla Erdemli İcra Dairesinde 31.03.2010 tarihinde tahsile konulmasını sağlaması eylemlerinin, iddianame yerine geçen Erdemli 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 20.01.2011 tarih ve 2011/1 E ve 34 K sayılı “görevsizlik kararına göre” “nitelikli dolandırıcılık” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarını oluşturduğu iddia edilen somut olayda;
Mahkemenin gerekçesine göre; anılan görevsizlik kararı ile açılan kamu davalarından sanık hakkında “beraat” kararları verildiği kabul edilerek yapılan incelemede;
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın hukuki nitelik taşıdığını, atılı suçların unsurları itibariyle oluşmadığını bu nedenle “beraat” kararları verilmesi gerektiğini takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, beraat hükümlerinin ONANMASINA 17.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.