Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/13197 E. 2015/27315 K. 23.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/13197
KARAR NO : 2015/27315
KARAR TARİHİ : 23.06.2015

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp,onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelDikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
TCK’nın 158/1-e bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hal kabul edilmiştir. Hangi kurum ve kuruluşların, kamusal nitelik taşıdığı, o kurumun kadro bakımından bağlı olduğu durumu düzenleyen mevzuata göre belirlenir. Bu nitelikli halin oluşması için, eylemin kamu kurum ve kuruluşlarının mal varlığına zarar vermek amacıyla işlenmesi gerekir. Zarar vermek, kamu kurum ve kuruluşlarından hakkı olmayan bir parayı almak yada bir borcu geri vermemek şeklinde olabilir. Bu suçun zarar göreni kamu kurum ve kuruluşunun tüzel kişiliğidir. Kamu kurum ve kuruluşlarının zarar görmesi söz konusu değilse bu suç oluşmayacaktır. Dolandırıcılık suçunun kamu yararına çalışan hayır kurumlarının zararına işlenmesi madde kapsamında değildir.
Zarar vermek, kamu kurum ve kuruluşlarından hakkı olmayan bir parayı almak ya da bir borcu geri vermemek şeklinde olabilir. Bu suçun zarar göreni kamu kurum ve kuruluşunun tüzel kişiliğidir. Kamu kurum ve kuruluşlarının zarar görmesi söz konusu değilse bu suç oluşmayacaktır. Dolandırıcılık suçunun kamu yararına çalışan hayır kurumlarının zararına işlenmesi madde kapsamında değildir.
Sürmeli Limited şirketinin ortakları ve kardeş olan sanıkların uzun süredir bayiliğini yaptıkları ve düzenli olarak mal aldıkları katılan Bimpaş Anonim şirketine kendi şirketleri adına bastırılmış çekleri ödeme amacıyla verdikleri, bu şekilde verilen 38.250 TL ve 57.299 TL bedelli iki adet çekin karşılıksız çıkması üzerine katılan şirketin icra takibi başlattığı, bu aşamada resmi olarak Sürmeli Limited şirketini temsile yetkili olan sanık …’in söz konusu çeklerin sanık … tarafından alınan mal karşılığı tanzim edilerek verildiğini bilmesine rağmen İcra Hukuk Mahkemesi nezdinde imza itirazında bulunarak takibin durmasını ve katılanın tazminata mahkum edilmesini sağladığı, bu surette sanıkların birlikte hareket ederek dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen somut olayda, katılan lehine yetkisiz biçimde sanık … tarafından keşide edilen başka çeklerin daha evvel itiraz edilmeksizin ödenmiş olması, sanıkların bayilik anlaşması gereği doğacak borçlarına teminat olarak katılan şirkete banka teminat mektupları ve taşınmaz rehinleri vermiş olmaları, söz konusu çekler üzerindeki imzaların sanık …’a ait olmasına rağmen üzerlerindeki diğer yazıların sanıkların eli mahsülü olmaması karşısında aksi ispat edilemeyen, çeklerin mal almadan önce açığa imzalı olarak katılan şirket temsilcisine verildiği ve mal aldıkça doldurularak işleme konulduğuna dair sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların haksız kazanç elde etmek kastıyla hareket etmemeleri nedeniyle yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle verilen beraat kararlarında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 23/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.