Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/13163 E. 2015/26863 K. 16.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/13163
KARAR NO : 2015/26863
KARAR TARİHİ : 16.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın, katılana ait …. Dağıtım şirketinde satış temsilcisi olarak görev yaparken müşterilerden tahsil ettiği 13.380 TL’yi katılana vermeyip uhdesinde tuttuğu dosya kapsamından anlaşılmakla mahkemenin sübutu kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; Ancak,
1)5237 sayılı TCK’nın 51. maddesi gereği adli para cezasının ertelenemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde ertelemeye karar verilmesi,
2)Sanık hakkında hükmolunan kısa süreli hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesine rağmen, TCK’nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarına hükmedilmesi suretiyle TCK’nın 53/4. maddesine,

3)Hükümlünün denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi hâlinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğine yönelik ihtarın yapılmaması suretiyle TCK’nın 51/7. maddesine aykırı davranılması,
4)Denetim süresinin iyi hâlli olarak geçirildiği takdirde, cezanın infaz edilmiş sayılacağının bildirilmemesi suretiyle TCK’nın 51/8. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı kanunun 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA; fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı kanun’un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasının erteleme kısmındaki “cezasının“ ibaresinin çıkarılarak yerine “kısa süreli hapis cezasının“ denilmek; hüküm fıkrasından TCK’nın 53. maddesine ilişkin kısmın tamamen çıkartılması ile hüküm fıkrasına erteleme hükmünden sonra gelmek üzere; TCK’nın 51/7. maddesi gereğince “Hükümlünün denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi hâlinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesinin ihtarına” ve TCK’nın 51/8. maddesi gereğince “Denetim süresinin iyi hâlli olarak geçirildiği takdirde, cezanın infaz edilmiş sayılayacağına” cümleleri eklenmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.