YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/13108
KARAR NO : 2014/1181
KARAR TARİHİ : 27.01.2014
Tebliğname No : 8 – 2010/228884
MAHKEMESİ : Adana 8. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/09/2009
NUMARASI : 2009/486 (E) ve 2009/1128 (K)
SUÇ : Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Katılanın, eşi olan H.. Ö..’e boşanma davası açtıktan sonra birlikte yaşadıkları konutu terk ederek annesinin yanına gittiği, katılanın evde bulunmadığını bilen sanık H.. Ö..’in kardeşi olan diğer sanık H.. Ö.. ile birlikte daha önce katılan ile birlikte yaşadıkları ikamete gittikleri ve ev içerisinde yangın çıkarmak suretiyle genel güvenliği kasten tehlikeye soktuklarının iddia edildiği olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Oluşa, sanıkların savunmalarına, katılanın aşamalardaki beyanlarına, görgü tespit tutanağına, tanık anlatımlarına ve tüm dosya kapsamına göre; sanık H.. Ö..’in, aralarında boşanma davası devam eden eşi katılan ile evlilik sürecinde birlikte yaşadıkları ikamete kardeşi olan diğer sanık H.. Ö.. ile birlikte giderek, ev içerisindeki katılana ait battaniye ve yorganı yakmaları şeklinde gerçekleştirdikleri eylemlerinin, yakarak mala zarar verme suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek eylemlerin genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunu oluşturduğundan bahisle sanıklar hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-5237 sayılı TCK’nın 167/1.a maddesi hükmüne göre; mala zarar verme suçunun haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin zararına olarak işlenmesi halinde cezaya hükmolunamayacağına ilişkin şahsi cezasızlık sebebinin düzenlendiği ve sanık H.. Ö.. ile katılan haklarında boşanma davasının halen devam ettiği anlaşılmakla; olay tarihinde haklarında ayrılık kararının verilip verilmediğinin tespitinden sonra toplanan delillere göre, sanık H.. Ö..’in hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK’nın 326/son maddesi gereği sonuç ceza miktarı itibariyle sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 27.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.