Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/13067 E. 2015/26841 K. 15.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/13067
KARAR NO : 2015/26841
KARAR TARİHİ : 15.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın Köytaş Tekstil şirketinin ortağı ve aynı zamanda yönetim kurulu başkanı olduğu sırada fabrikaya ait iki adet kalender makinesi ile diğer demirbaş eşyaları alarak götürdüğü, yapılan bilirkişi incelemesinde “Bahsi geçen kalender makinesinin Köytaş’ta eskiden beri 3 adet olmasına rağmen tespit sırasında ortada olması gereken 2 adet kalender makinesinin yerinde olmadığı, boş olan yerde bağlantı vidaları ve elektrik buhar bağlantılarının sökülmüş olduğunun belirlendiği, yine Köytaş’a ait kendisine teslim edilen demirbaş malzemeleri devir amacı dışında hileli davranışlarla kendisine yarar sağlamak amacıyla kullandığının iddia edildiği olayda;
1-Şikâyetçi … vekilinin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve dolandırıcılık suçlarından kurulan hükümlere yönelik yapmış olduğu temyiz itirazlarının incelenmesinde;
08.05.2008 tarihli oturumda katılma talebi reddedilen … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün, atılı suçların vasıf ve mahiyeti itibarı ile uğramış olduğu doğrudan bir zarar bulunmadığından katılma talebinin reddine dair kararda bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2-Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinin 1. fıkrasının “c” bendinde yer alan haklardan, sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, altsoyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı kanunun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün görüldüğünden, hüküm fıkralarından, 5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin tamamen çıkartılıp yerlerine, “5237 sayılı TCK’nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın “c” bendinde yer alan, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” denilmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3-Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın, yönetim kurulu başkanı olduğu şirketin demirbaş eşyalarını ortaklarının haberi olmaksızın satmaktan ibaret eyleminin, bir bütün halinde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu ve sanığın bu suçtan mahkûm edilmesine rağmen, eylemin bölünmezliği ilkesine aykırı olacak şekilde aynı eylem nedeniyle ayrıca dolandırıcılık suçundan da mahkûmiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.