YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/12979
KARAR NO : 2015/26187
KARAR TARİHİ : 03.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkâr etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Katılanın aracını sanığa bir günlüğüne verdiği, ancak sanığın katılanca yapılan tüm aramalara rağmen bulunamadığı, bu suretle güveni kötüye kullanmak suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanık savunması, katılan ve tanık beyanları ile tüm dosya kapsamından anlaşılmakla sanığın atılı suçu işlediğine dair mahkemece verilen mahkumiyet hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanığa verilen kısa süreli 5 ay hapis cezasının TCK’nın 50/1-f maddesinde öngörülen seçenek yaptırıma, kesin bir süre belirlenmeden, “verilen cezanın yarısından 1 katına kadar süre ile” denilerek sürenin müphem bırakılması suretiyle çevrilmesi,
2-TCK’nın 50/1-f maddesinde öngörülen seçenek yaptırıma ancak sanığın gönüllü olması koşulu ile çevrilmesi mümkün olduğu halde, bu hususta sanığın gönüllü olup olmadığı sorulmadan eksik inceleme sonucu karar verilmesi,
3-Sanığın tekerrüre esas alınan hükümlülüğün, sonradan 03.02.2012 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 sayılı “Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair” kanun ile suç olmaktan çıkartılan “karşılıksız çek keşide etmek” suçundan verilen ve miktar itibariyle kesin olan 170 TL adli para cezasına ilişkin olduğu nedenleriyle, tekerrüre esas alınamayacağı halde,tekerrüre esas alınması,
4-Uygulamada asıl mahkûmiyetin kısa süreli hapis cezasından çevrilen seçenek tedbir olduğu ve seçenek tedbirlerde uygulama olanağı bulunmadığı gözetilmeden sanık hakkında TCK’ nın 53/1. maddesi gereğince hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.