YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/11781
KARAR NO : 2015/24521
KARAR TARİHİ : 29.04.2015
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, nitelikli hali oluşmaktadır.
Sanığın mağdura ait işyerinin muhasebe işlerini takip ettiği, ancak mağdur adına 01.01.2008 ve 31.08.2009 tarihleri arasında tahakkuk eden borca ilişkin olarak … ödenmek üzere 59.102 TL aldığı ancak 40.919 TL’sini yatırdığı, vergi borçlarını kapatmak üzere 29.238 TL aldığı ancak 12.124 TL’sini vergi dairesine yatırdığı böylece mağdurdan ödenmesi gereken vergi ve prim miktarlarından daha fazla miktar talep ederek bu paraları alıp artan kısımları da iade etmemek suretiyle atılı suçu işlediği iddia edilen olayda; sanık savunması, mağdur ve tanık beyanları,sanığın mağdurun işyerinde çalıştığı döneme ait bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucu alınan rapor ve tüm dosya kapsamına göre sanığın atılı suçu işlediğine yönelik mahkemece verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA; fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla “365 gün”, ve “10.950 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla “5 gün” ve “150 TL” adli para cezası ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29.04.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.