Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2013/1021 E. 2014/15352 K. 23.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/1021
KARAR NO : 2014/15352
KARAR TARİHİ : 23.09.2014

Tebliğname No : 15 – 2012/282215
MAHKEMESİ : Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 04/11/2009
NUMARASI : 2008/107 (E) ve 2009/330 (K)
SUÇ : Hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın katılanın vekaletli avukatı olduğu, olay tarihinde katılan adına Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/258E.-571K. Sayılı ilamına mukabil davalı tarafça Küçükçekmece 1.İcra Müdürlüğü’ne katılana verilmesi için yatırılan 1500TL nakit paranın vekaletnameye istinaden sanık tarafından tahsil edilmesine karşın katılana teslim edilmediği, bu şekilde avukat olan sanığın üzerine atılı hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia olunan somut olayda; sanık hakkında İstanbul barosu tarafından disiplin soruşturması başlatılmış olması ve sanık katibinin aşamalarda katılandan takip ettikleri işlerin karşılığında alacaklı oldukları, bu sebeple 400TL alacaklarını düştükten kalan 1250 TL’yi katılana ödediklerinini beyan etmesi karşısında gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, sanığın defter ve kayıtlarının alanında uzman bilirkişilerce incelenip hakkında rapor tanzim edilerek avukat olan sanığın katılandan alacaklı olup olmadığının tespiti, alacaklı ise ne kadar alacaklı olduğunun bildirilmesi ile sanık hakkında İstanbul Barosu tarafından başlatılmış disiplin soruşturmasının sonucunun öğrenilmesi ile bu dosyanın onaylı bir örneğinin denetime elverişli bir şekilde dosya arasına alınması sonucunda delillerin ve belgelerin tamamının birlikte değerlendirilmesi gerekirken bu husus araştırılmaksızın eksik inceleme ile hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısı ve katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/09/2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.