Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/8866 E. 2014/2916 K. 18.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/8866
KARAR NO : 2014/2916
KARAR TARİHİ : 18.02.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/236852
MAHKEMESİ : Osmaniye 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 16/02/2011
NUMARASI : 2010/200 (E) ve 2011/118 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanığın satmak için oto pazarına getirmiş olduğu Renault marka araç çalıntı olmasına rağmen, bu yönünü gizleyerek katılan’a 2.700 TL bedelle sattığı, karşılığında 1.200 TL ve her biri 300 TL bedelli olan 5 adet senet almak suretiyle katılandan haksız menfaat ettiği iddia edilmiş ise de, sanığın savunmasında; dava konusu aracı yanında çalıştığı Fatma isimli bayanın alacağına karşılık aldığını, aracı katılana sattıktan sonra satış bedelinden kendi alacağını alıp senetleri Fatma ve eşi Salih’e verdiğini beyan etmesi, katılanın ise, aracın çalıntı olduğundan bahisle emniyet müdürlüğünce el konulduğunu bildirmesi karşısında, gerçeğin şüpheye yer vermeyecek şekilde ortaya çıkartılması bakımından, öncelikle suça konu araca ait trafik tescil
kaydı getirtilip suç tarihinde kimin adına kayıtlı olduğu tespit edilerek, araç malikinin beyanın alınması, aracın haricen satışa konu olması nedeniyle ruhsat sahibinin dışında bir başka şahsın zilyet olması ihtimali dikkate alınarak, aracın en son zilyedinin kim olduğu ve çalıntı ihbarının kimin tarafından yapıldığı araştırılarak beyanına başvurulması, ayrıca sanıktan savunmasında bildirdiği Fatma ve Salih isimli şahısların açık kimlik ve adres bilgileri sorularak, bu kişilerin belirlenmesi halinde dinlenilmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.