YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/8618
KARAR NO : 2014/2538
KARAR TARİHİ : 12.02.2014
Tebliğname No : 11 – 2010/10483
MAHKEMESİ : Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 12/11/2009
NUMARASI : 2007/386 (E) ve 2009/1347 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Somut olayda; katılanın A.. İş Merkezi adlı iş merkezinde dükkan kiralamak istediği, sanık M.. E..’ın kendisini iş merkezi müdürü olarak tanıtıp diğer sanıkların önceden kiraladıklarını söylediği dükkanı kiralamak için katılandan 10.000 TL hava parası adı altında para aldıkları; ancak daha sonra katılanın belediyeye ruhsat için başvurduğunda kiralanan yerin projede güvenlik odası olduğundan ruhsat verilmediği ve sanıkların katılandan aldıkları parayı iade etmedikleri anlaşılmakla sanıkların atılı suçtan mahkumiyetleri yerine yazılı şekilde beraatlerine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup katılan ve o yer Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.