Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/7007 E. 2014/654 K. 20.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/7007
KARAR NO : 2014/654
KARAR TARİHİ : 20.01.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/153657
MAHKEMESİ : Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 15/04/2010
NUMARASI : 2009/431 (E) ve 2010/117 (K)
SUÇ : Güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehin etmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Şikayetçi A.. A..’ın alacaklısı bulunduğu 20.05.2006 vade tarihli 7.500 TL bedelli senedi tahsil etmesi için ciro ederek sanık avukata verdiği, sanık avukatın da söz konusu senedi kendisinde 04/05/2005 tarihli vekaleti bulunan Safiye Şenocak’ın vekili sıfatıyla Ankara 24.İcra Müdürlüğü’nün 2006/4563 sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattığı, tahsil ettiği 1.050 TL’yi müştekiye ödediği, bir süre sonra ödeme yapılmaması üzerine müştekinin durumu araştırdığında 2007 yılının Haziran ayında paranın tamamının ödendiğini öğrenip sanığa durumu sorduğunda, tahsil ettiği parayı ödemeyip karşılığında şikayetçiye 7.000 TL bedelli başka bir senet verdiği, bu senedin de zamanında ödenmemesi üzerine şikayetçinin sanık aleyhine Ankara 10. İcra Müdürlüğünün 2007/8743 sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattığı ve şikayette bulunduğu olayda; suça konu 7500 TL bedelli senedin alacaklısının S. Ş.. olarak gözüktüğü, sanığın söz konusu senedi şikayetçiden verdiği borca karşılık aldığını söyleyen S. Ş..’ın kendisine getirdiğini, şikayetçinin beyanında S. Ş..’ın bir dönem sanığın yanında çalıştığı ve sanığın tanıdığı olduğunu beyan etmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti için suça konu senedin alacaklısı gözüken S. Ş..’ın tanık sıfatıyla celbinin sağlanarak senedin ne şekilde eline geçtiği açıklattırılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Sanıklar hakkında temel ceza tayini sırasında hürriyeti bağlayıcı cezanın alt sınırdan belirlendiği halde adli para cezasının alt sınırdan uzaklaşılarak tespit edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/01/2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.