Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/5145 E. 2014/67 K. 13.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/5145
KARAR NO : 2014/67
KARAR TARİHİ : 13.01.2014

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık (Değişen suç vasfına göre hırsızlık)
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Şikayetçi …’ın, olay gecesinde kendisine ait olan … plakalı aracı ile evine doğru gitmekte olduğu sırada, Alsancak Garı önündeki yolun kenarında bekleyen suça sürüklenen çocuğun el işareti yapması neticesinde aracını durdurduğu, evine gitmek istediğini söyleyen suça sürüklenen çocuğu aracına aldığı ve suça sürüklenen çocuğu evine bırakmak için hareket ettiğinde, suça sürüklenen çocuğun, ablasını aramak amacıyla şikayetçiden cep telefonunu geçici süreliğine istediği, şikayetçinin telefonunu bu nedenle suça sürüklenen çocuğa verdiği, cep telefonunu aldıktan sonra ablasını arayarak konuşmaya başlayan ve bu sırada da şikayetçiden aracı durdurmasını isteyen suça sürüklenen çocuğun, şikayetçinin aracını durdurması üzerine cep telefonu ile birlikte araçtan inip bir ticari taksiye binerek olay yerinden kaçtığının iddia edildiği olayda;
Hırsızlık suçunun oluşabilmesi için; menkul bir malın, sahibinin rızası dışında alınması, mal üzerinde şikayetçinin zilyetliğine son verilmesi, suç konusu eşya üzerindeki zilyetlikten doğan tasarruf haklarını kullanmasının da olanaksız hale getirilmesinin gerekeceği, somut olayda; suça sürüklenen çocuğun ablasını arayacağını söyledikten sonra şikayetçinin rızası dahilinde aldığı cep telefonunu iade etmeyerek olay yerinden uzaklaşması eyleminde, zilyetliğin geçici olarak devredildiğinin anlaşılması karşısında; hırsızlık suçunun oluştuğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 13.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.