YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/3840
KARAR NO : 2014/365
KARAR TARİHİ : 15.01.2014
Tebliğname No : 15 – 2011/231302
MAHKEMESİ : Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 05/04/2011
NUMARASI : 2009/434 (E) ve 2011/277 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
İnternette satılık ilanı bulunan … plaka sayılı araca ilişkin irtibat numarasını arayan şikayetçinin, kendisini emekli öğretmen olarak tanıtan sanık ile görüştüğü, sanığın araç hakkında bilgi verdikten sonra aracı başkalarına satmaması için 500 TL kapora istediği, şikayetçinin posta havalesi yoluyla sanığın hesabına 500 TL para gönderdiği ve sanıkla buluşmak üzere Afyonkarahisar’a geldiği, ancak sanığın gelmediği ve kapora parasını da iade etmediği ve bu şekilde nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan somut olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak ;
1- Katılanın internette … plaka sayılı mavi renkli Renault Laguna marka aracı beğendiği şeklindeki beyanına göre, sanığın internet üzeriden verdiği ilana suça konu aracın fotoğrafını koyup özelliklerini belirttiğinin anlaşılması karşısında; sanığın eyleminin TCK’nın 158/1-f maddesine uyan bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde basit dolandırıcılık suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre de;
2- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamasına rağmen, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 100 gün olarak tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın saklı tutulmasına , 15.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.