Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/2261 E. 2013/20657 K. 23.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/2261
KARAR NO : 2013/20657
KARAR TARİHİ : 23.12.2013

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Hırsızlık suçunda ise; menkul bir malın, sahibinin rızası dışında alınması, mal üzerinde mağdurun zilyetliğine son verilmesi, mağdurun suç konusu eşya üzerindeki zilyetlikten … tasarruf haklarını kullanmasının olanaksız hale gelmesi söz konusudur.
Müştekilerin sanıkla telefonda cinsel ilişki için anlaştıkları, sanığın söylediği buluşma yerine müştekilerin gittikleri, yapılan görüşmede cinsel ilişki karşılığında 30,00 YTL para konusunda anlaştıkları, bu parayı sanığın her iki müştekiden aldığı, daha sonra bir bayan daha çağıracağını söyleyerek müşteki …’tan cep telefonunu istediği, aldığı cep telefonu ile konuşur gibi yaptığı, ancak telefonun
düşmediğini söyleyerek bu kez diğer müştekiden cep telefonunu aldığı, aldıktan sonrada kaçarak karanlıkta kaybolduğu ve bu suretle üzerine atılı suçu işlediğinin iddia edildiği olayda, sanığın kullandıktan sonra iade etmek üzere aldığı cep telefonlarını geri vermemekten ibaret eyleminin hırsızlık suçunu oluşturacağı gözetilmeksizin suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı yasanın 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkın gözetilmesine, 23.12.2013 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.