YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/22211
KARAR NO : 2013/3917
KARAR TARİHİ : 05.03.2013
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet Nedeniyle Güveni Kötüye Kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Gerekçeli karar başlığında “02/09/2009” olarak gösterilen suç tarihinin “02/09/2005 – 30/04/2009” olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık hakkında hükmolunan ceza miktarına göre duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 318.maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Katılan şirkette pazarlama elemanı olarak çalışan sanığın son dönemde müşterilere peşin olarak sattığı malların bedellerini şirkete vermeyip uhdesinde tutması şeklinde gelişen olayda, mahkemenin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğuna yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş olup; sanığın farklı müşterilerden farklı tarihlerde yaptığı tahsilatları uhdesinde tutması nedeniyle hakkında 5237 sayılı TCK.nun 43.maddeside düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması ile mahkumiyete dair hükmün kanuni sonucu olarak uygulanması gereken 5237 sayılı TCK.nun 53.maddesinin uygulanmaması bu hususun infazda dikkate alınması olanaklı olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 05.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.