YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/20144
KARAR NO : 2014/4915
KARAR TARİHİ : 17.03.2014
Tebliğname No : 11 – 2010/323078
MAHKEMESİ : Kayseri 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/04/2010
NUMARASI : 2010/32 (E) ve 2010/326 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıklar müdafiinin, 28/04/2010 tarihinde tefhim edilen kararı yasal 7 günlük süresi içerisinde 05/05//2010 tarihinde temyiz etmiş olduğunun anlaşılması karşısında; usul ve yasaya aykırı bulunan 27/05/2010 tarih, 2010/32 esas ve 2010/326 karar sayılı temyizin reddine dair ek kararın kaldırılarak yapılan temyiz incelemesinde;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
A.. Yapı Kooperatifinin kurucuları ve aynı zamanda S… İnşaat Ticaret ve Sanayi Limited Şirketinin yetkilileri olan sanıklar ile anlaşarak kooperatife üye olan katılanın, bir daire satın aldığı, satın aldığı dairenin aidatlarını belirli süre düzenli olarak ödediği; ancak mali durumunun bozulması nedeniyle üyelikten çıkmak istediğini belirterek ödediği aidat bedelleri olan 21.800 TL paranın iadesini istediği, sanık Ö.. N.. tarafından anılan inşaat şirketinin kaşesi kullanılmak suretiyle, 01.09.2009 düzenleme, 31.12.2007 vade tarihli, 19.500 TL bedelli ve 05.12.2007 düzenleme, 31.03.2008 vade tarihli, 2.300 TL bedelli bonoların düzenlenerek şirket adına katılana verildiği, aidatlara karşılık olarak verilen ve vadesinde
ödenmeyen senetlerin katılan tarafından icra takibine konulduğu, sanıkların şirket aleyhine yapılan icra takibine itiraz ederek takibin durdurulmasını istedikleri, gerekçe olarak da; S… İnşaat Ticaret ve Sanayi Limited Şirketinin yetkilisinin A.. N.. olduğu, senetlerde imzasının bulunmadığı, bu nedenle şirket aleyhine icra takibinin yapılamayacağının gösterildiği, yapılan itiraz üzerine, Kayseri 2 İcra Hukuk mahkemesi tarafından 02.03.2009 tarihinde; anılan şirketin itirazının kabulüne karar verilerek şirket aleyhine yapılan icra takibinin duruldulduğu, bu şekilde sanık Ö.. N..’nun anılan şirketin yetkilisi olmamasına rağmen yargılama konusu olan senetleri düzenleyerek katılana ödediği aidatlara karşılık olmak üzere verdiği, diğer sanık A.. N..’nun bu durumu bildiği, bu şekilde her iki sanığın fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek katılanı aldatıp haksız menfaat temin ettiklerinin iddia edildiği olayda;
Dosya içerisinde bulunan 18/02/2000 tarihli imza sirkülerinde kooperatifi tek imza ile temsil ve ilzam etmeye yetkili kişinin sanık A.. N.. olmasına rağmen kooperatiften ayrılmak isteyen katılana senetlerin şirket kaşesi vurulmak suretiyle sanık Ö.. N.. tarafından tanzim edilip verilmesi ve bu senetlerin icra takibine konulmasından sonra itirazın A.. N.. tarafından yapılması karşısında; düzenlenen senetlerin sahte olduğu ve katılanla her iki sanığın birlikte muhatap olmaları nazara alındığında suçun yasal unsurlarının oluştuğu gözetilmeden oluşa ve dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321.maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 17.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.