YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/19922
KARAR NO : 2014/12878
KARAR TARİHİ : 25.06.2014
Tebliğname No : 11 – 2010/96873
MAHKEMESİ : Ünye Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/10/2009
NUMARASI : 2008/448 (E) ve 2009/791 (K)
SUÇ : Bedelsiz kalmış senedi kullanma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Bedelsiz senedi kullanma suçunun oluşabilmesi için; sanığın elinde borçlusunca bedelinin tamamı yada kısmen ödenmiş bir senet olmalı ve bunu kısmen veya tamamen ödenmemiş gibi tahsile sokması veya bir başkasına devretmesi gerekmektedir. Borcun bir bölümü ödenmiş ve geri kalan miktar için elinde tuttuğu senedi, tümü veya kalandan fazla miktarı için kullanan sanığın fiili de bedelsiz senedi kullanma suçunu oluşturacaktır.
1-Değişim Özel Eğitim Turizm şirketi bünyesinde Fatsa ilçesinde faaliyet gösteren B.. Dersanesine, şikayetçilerin velisi oldukları öğrencileri 2007-2008-2009 öğretim döneminde göndermek üzere dersane yetkilisi olan sanık M.. D.. ile anlaştıkları, bu kapsamda senet düzenleyerek sanığa verdikleri, ancak Fatsa ilçesinde faaliyet gösteren dersanenin Ordu Valiliği’nin kararı ile kapatıldığı, sanık M.. D..’un şikayetçilerden aldığı seneteleri aide etmeyerek sanık Y.. Ç.. aracılığıyla Ünye İcra Müdürlüğü’ne müracaat ederek tahsile koydukları, bu şekilde gerçekleşen eylemlerinin bedelsiz kalmış senedi tahsile koyma suçunu oluşturduğunun iddia edildiği olayda; sanık Murat’ın savunmasında senetleri kendisinin vermediğini belirtmesi karşısında, maddi gerçeğin şüpheye yer bırakmayacak şekilde açığa çıkarılması bakımından, şikayetçiler ile adı geçen dershane arasında yapılan sözleşmeler ile şikayetçiler hakkındaki icra takip dosyaları getirtilip incelenerek, senet asılları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılıp senetlerin arkasındaki imzanın sanığın eli ürünü olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılıp senetlerin tespitinden sonra tüm deliilerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yaızlı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
5237 sayılı TCK’nın 156/1. madde ve fıkrasında hürriyeti bağlayıcı ceza ile birlikte adli para cezası da öngörüldüğü halde, sanıklar hakkında adli para cezasına hükmedilmemesi,
3-Şikayetçiler Ş.. K.. ve A.. O..ın senet bedellerini ödeyip senetlerini de geri aldıklarını belirtmeleri karşısında bu şikayetçilere karşı bedelsiz kalmış senedi tahsile koyma suçunun ne şekilde oluştuğunun karar yerinde tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, O Yer Cumhuriyet savcısı ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.