Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/19761 E. 2014/12110 K. 17.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/19761
KARAR NO : 2014/12110
KARAR TARİHİ : 17.06.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/325210
MAHKEMESİ : Silopi 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 20/09/2007
NUMARASI : 2006/776 (E) ve 2007/632 (K)
SUÇ : Hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Katılan şirketin nakliyesini üstlendiği dolum tesislerinden LPG yakıtı yükleyen ve tartım yapıldıktan sonra yola çıkan sanığın, araçla Irak ülkesine yükü götürüp dönüşünde Habur’a ulaştığında, gümrük memurları tarafından yapılan tartımda 759 kg LPG yükünün eksik olduğunun tespit edildiği, sanığın bu miktar LPG yükünü satarak sarf ettiği iddia edilen olayda; sanığın savunmalarında, yükünü gümrükten geçirip eksiksiz olarak teslim ettiğini beyan etmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; sanığın mal edindiği kabul edilen 759 kg LPG yükünü aracından nasıl boşalttığı belirlenerek, aracın mühürlü olup olmadığı ile mühürlere herhangi bir müdahale yapılıp yapılmadığının, katılan firma yetkilisinin olaya ilişkin ayrıntılı beyanına başvurulup, yüklemeden sonra teslim noktasına kadar sanığın müdahalede bulunup bulunamayacağının sorulması, ilgili belgeler de temin edilerek Irak’a gönderilen yükünün suç sonrası alıcıya teslim edilip edilmediği, edildi ise hangi miktarda teslim edildiği, teslim edilen kısmın kaçak olayı tespit tutanağında belirtilen miktar ile örtüşüp örtüşmediğinin sorulması, varsa buna ilişkin belgelerin dosya içerisine konulması, katılan şirketten aynı gün yüklenen diğer araçlarında tespit edilerek bu araçların Habur Gümrük Kapısından çıkış yaptıklarının belirlenmesi halinde Habur Gümrük Kapısında alınan kantar tartım sonuçları da soruşturulup araçların tümünde yük eksikliği olup olmadığının araştırılması, yerinde keşif yapılarak alanında uzman bilirkişilere araçta sızıntı, gaz çıkışına sebep olabilecek bir halin araçta bulunup bulunmadığı araştırıldıktan sonra, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre;
Ayrıntıları Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/250 Esas, 2009/13 Karar sayılı ilamında açıklandığı üzere, sabıkası bulunmayan sanık hakkında 5728 sayılı Kanun’un 562. maddesi ile değişik CMK’nın 231. maddesi uyarınca “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının” uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.