Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/18924 E. 2014/3808 K. 03.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/18924
KARAR NO : 2014/3808
KARAR TARİHİ : 03.03.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/221593
MAHKEMESİ : Küçükçekmece 7. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18/12/2009
NUMARASI : 2006/985 (E) ve 2009/1247 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, nitelikli hali oluşmaktadır.
Katılanın, yetkilisi olduğu B.. İnşaat Anonim Şirketi’nin Irak ülkesinde S.. H.. kasabasında yapmakta olduğu inşaat işi kapsamında kurduğu şantiyenin muhasebe işlerini yürütmek üzere sanığı görevlendirerek para kasasının anahtarını da sanığa teslim ettiği; ancak olay tarihinde kasa içerisinde bulunması gereken 27000 dolar değerinde Irak dinarının olmadığının tespit edilmesi üzerine sanığın, sorumluluğu kabul etmek suretiyle kasada bulunması gereken paraya karşılık olmak üzere 36 adet senet düzenleyerek şirket yetkilisine verdiği, bu şekilde sanığın üzerine atılı olan hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
Oluşa, sanığın savunmalarına, katılanın aşamalardaki beyanlarına, tanık anlatımlarına ve tüm dosya kapsamına göre; B.. İnşaat Anonim Şirketi’nin Irak ülkesinde yapmakta olduğu inşaat işi kapsamında kurmuş olduğu şantiyenin muhasebe işlerini yürütmesi amacıyla sanığın tek başına görevlendirilerek para kasası anahtarının da sanığa teslim edildiği, muhasebe işlerinin yürütülmesi ile şirkete ait olan para kasasının muhafaza edilmesi ve denetlenmesinde tek başına sorumlu olduğu anlaşılan sanıktan, söz konusu kasanın açılması istendiğinde; anahtarı kaybettiğini öne sürerek kasayı açmaması üzerine kasanın kesilerek açıldığında; kasanın içerisinde olması gereken ve şirkete ait olan 27000 dolar değerinde Irak dinarının bulunmadığının anlaşılması karşısında; sanığın sabit görülen eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu dikkate alınarak mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden delillerin takdir ve değerlendirmesinde yanılgıya düşülmek suretiyle yazılı şekilde sanığın beraatine dair hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.