Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/17098 E. 2014/9415 K. 13.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/17098
KARAR NO : 2014/9415
KARAR TARİHİ : 13.05.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/186806
MAHKEMESİ : İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25/12/2009
NUMARASI : 2008/470 (E) ve 2009/322 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanığın, SGK emeklisi F. F. verdiği vekaletname ile ölen eşinden Bağkur aylığını çekerek kendisine verdiği ancak F. F. H. 15/05/1998 tarihinde ölmesine rağmen bu ölüm kaydını bildirmeden maaşını çekmeye devam ettiği iddia edilen olayda; ölen kişinin bankamatik kartı ile ATM’den para çekilmesi halinde gerçek kişiye yönelen bir hile olmadığından dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmayacağı, eylemin TCK 245/1. maddesinde öngörülen, zincirleme şekilde banka kartının kötüye kullanılması suçunu oluşturduğu gözetilerek sanığın, F. F. maaşını öldükten sonra bankadan mı banka kartı ile ATM’den mi çektiği hususu araştırılıp sonucuna öre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 13/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.