YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/16593
KARAR NO : 2014/3169
KARAR TARİHİ : 20.02.2014
Tebliğname No : 11 – 2010/174828
MAHKEMESİ : Burdur Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/02/2009
NUMARASI : 2008/143 (E) ve 2009/70 (K)
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Bedelsiz senedi kullanma suçunun oluşabilmesi için; sanığın elinde borçlusunca bedelinin tamamı ya da kısmen ödenmiş bir senet olmalı ve bunu kısmen veya tamamen ödenmemiş gibi tahsile sokması veya bir başkasına devretmesi gerekmektedir. Borcun bir bölümü ödenmiş ve geri kalan miktar için elinde tutuğu senedi, tümü veya kalandan fazla miktarı için kullanan sanığın fiili de bedelsiz senedi kullanma suçunu oluşturacaktır.
Alıcı-katılan M..E.. ile satıcı-sanık Ahmet’in 29.10.2005 tarihinde bir araya gelip tescil sahibi 03.02.1998 tarihinde vefat etmiş görünen ….plakalı otonun haricen alım-satımı hususunda imzaladıkları el yazılı sözleşme kapsamında borçlusu-katılan M..E.. (borçlu-kefili katılan Gültekin) tarafından düzenlenen, alacaklısı-sanık Ahmet olan ve sözleşmedeki şerhe göre otonun devri gerçekleştirilmediği için bedelsiz kaldığı ileri sürülen suça konu bonoların, ciranta-sanık Ahmet’in boşandığı eşi sanık Azime tarafından (Burdur 1. Noterliğinden keşide edilen 24.01.2006 tarihli ihtarnamenin 31.01.2006 tarihinde tebliğine rağmen) Burdur İcra Müdürlüğü’nün 2007/3752 Esas sayılı dosyasında takibe konulması eylemlerinin “Bedelsiz senedi kullanma” suçunu oluşturduğu iddia edilen somut olayda;
Gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirlenebilmesi amacına yönelik olarak; sözleşmede karalaştırılan 1.400 TL’nin katılan M..E.. tarafından sözleşme tarihi itibariyle aracın var olan resmi borçlarının ödenmesinde kullanılıp kullanılmadığının araştırılması varsa belgesinin dosyaya intikalinin sağlanması, varlığı 02.12.2007 tarihli “dosya inceleme tutanağı” içeriğinden anlaşılan Burdur 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen dava dosyasının getirtilip incelenmesi, ayrıntılı özetinin tutanağa geçirilmesi bu davayı ilgilendiren bilgi-belgelerin onaylı örneklerinin alınması, denetime olanak sağlanması açısından takibe konu bonoların onaylı suretlerinin temini ile 29.10.2005 tarihli sözleşmede düzenlendiği söylenen senetler ile takibe konu senetler açısından nicelik ve nitelik açısından farklılık olduğu nazara alınarak bu hususun açıklığa kavuşturulması toplanan deliller birlikte incelenerek varılacak sonuca göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturmayla yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.