Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/16445 E. 2014/2979 K. 18.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/16445
KARAR NO : 2014/2979
KARAR TARİHİ : 18.02.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/164635
MAHKEMESİ : Niğde 1. Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/12/2009
NUMARASI : 2009/696 (E) ve 2009/1190 (K)
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Bedelsiz senedi kullanma suçunun oluşabilmesi için; sanığın elinde borçlusunca bedelinin tamamı yada kısmen ödenmiş bir senet olmalı ve bunu kısmen veya tamamen ödenmemiş gibi tahsile sokması veya bir başkasına devretmesi gerekmektedir. Borcun bir bölümü ödenmiş ve geri kalan miktar için elinde tuttuğu senedi, tümü veya kalandan fazla miktarı için kullanan sanığın fiili de bedelsiz senedi kullanma suçunu oluşturacaktır.
Katılanın sanığa ait işyerinden 8.600 TL tutarında ev eşyası aldığı, katılanın vadesi geldiğinde senetli borcunu ödememesi üzerine hakkında icra takibi başlatılarak ikametgahında haciz yapıldığı, haciz sırasında tespit edilen eşyaların babası M..E..’e yediemin olarak teslim edildiği, ve katılanın babası M.. E..’in takibe konu borcun 3.000 TL’sine kefil olduğu, katılanın borcun tamamını bilahare ödediği, katılanın borcun tamamı ödenmesine rağmen sanığın senedi bulamadığını ve daha sonra iade edeceğini söyleyerek katılanın herhangi bir borcu bulunmadığına ilişkin yazılı belgeyi imzalayarak verdiği, ancak daha sonra babası katılanın babası M..E..’in kefil olduğu 3.000 TL’lik borç nedeniyle yeniden icra takibi başlatıldığı böylece bedelsiz kalan senedi kullanarak üzerine atılı suçu işlediği iddia olunan olayda, katılanın sanığın işyerinden tek alışveriş yaptığını ve borcunu ödeyerek karşılığında borcun ödendiğine dair belge aldığını belirtmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti açısından, sanığa ait şirket kayıt, defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak katılanın sanığın işyerinden yaptığı başka bir alışveriş olup olmadığının tespiti ile sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.