Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/16411 E. 2014/8431 K. 29.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/16411
KARAR NO : 2014/8431
KARAR TARİHİ : 29.04.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/153958
MAHKEMESİ : Ankara 16. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 30/03/2010
NUMARASI : 2009/964 (E) ve 2010/243 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanıkların, Kayseri Milletvekili Sadık Yakup’u tanıdıklarını söylerek katılanın kızının KPSS’ye girmeksizin öğretmen olarak atamasını yaptırabileceklerini söyleyip iki seferde toplam 15.000,00 TL para aldıklarının iddia edildiği somut olayda; sanıkların eylemlerinin 5237 sayılı TCK’nın 158/2 maddesinde düzenlenen “Kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle” nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık Y.. Y.. müdafii ile sanık A.. K..’nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı yasanın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 29.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.