YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/16094
KARAR NO : 2014/8342
KARAR TARİHİ : 29.04.2014
Tebliğname No : 11 – 2010/158197
MAHKEMESİ : Pendik 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 30/09/2009
NUMARASI : 2009/364 (E) ve 2009/846 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı,veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi,değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Katılan şirkete ait telefon mağazasında satış elemanı olarak çalışan sanığın, sattığı cihazlara karşılık tahsil ettiği 49.000 TL’yi şirkete ödemeyerek kişisel tasarrufta bulunduğu iddia ve kabul edilen olayda; sanığın müsnet suçu işlemediği, katılan şirketin açık olarak bildirdiği hesapların şirket görevlisi tanık U.. B..’ın verdiği talimatlar neticesi yapılan veresiye satışlardan kaynaklandığını savunması karşısında; gerçeğin şüpheye yer vermeyecek şekilde ortaya çıkartılması bakımından; katılan şirket tarafından belirlenen açık miktarının ne şekilde belirlendiği, buna dair tutanak düzenlenip düzenlenmediği, sanık tarafından kime ne kadar satış yapıldığı, ne kadar gelir elde edildiği, bu satışlara ilişkin fatura düzenlenip düzenlenmediğinin araştırılması, şirkete ait fatura ve belgelerin celp edilerek uzman bilirkişiler marifetiyle inceleme yapılması, gerekli görülmesi halinde mal satışı yapılan şirket müşterilerinin dinlenilerek ödemeyi ne
şekilde, ne zaman ve kime yaptıklarının, vadeli olarak mal alıp almadıkların, şirkete borçları olup olmadığının sorulması, buna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ve soruşturma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.