YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/16087
KARAR NO : 2014/2568
KARAR TARİHİ : 12.02.2014
Tebliğname No : 11 – 2010/148108
MAHKEMESİ : Mersin 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 01/12/2009
NUMARASI : 2008/441 (E) ve 2009/1125 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyel güveni kötüye kullanma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi,failin kendisine verilen malı,veriliş gayesinin dışında,zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi,değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Katılan A.. K.. Bölge Müdürlüğüne bağlı M.. P.. Şubesinde şube yönetmeni olarak görev yapan sanığın, bölge müdürlüğü tarafından yapılan rutin denetimlerde şube hesaplarında 22.520 TL kasa açığı vermek suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanığın savunmasında 01.06.2007 tarihinden itibaren norma kargo hareket sisteminin yerine ESAS adı verilen bilgisayar paket sistemine geçildiği, günlük yapılan işleri sisteme yükleme konusunda sistemden kaynaklı aksaklıklar yaşandığı, sistemin tam olarak kullanılamadığı, sorunun sistemin uygulanamamasından kaynaklandığı, durmu genel merkeze bildirdiğini, öyle ki o tarihlerde tüm Türkiye genelinde benzer açıklar verildiğini belirtmesi karşısında maddi gerçeğin şüpheye yer bırakmayacak şekilde açığa çıkarılması bakımından şubede Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen alacak davasına ilişkin dosyanın getirtilip incelenmesi, şubede bulunan faturalar ve bilgisayar kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak söz konusu açığın kullanılan bilgisayar programından kaynaklanmış olup olmadığı hususu ile ESAS isimli programın kullanılmaya başlanmasında sonra benzer şekilde başka şubelerde de kasa açığı verilip verilmediği hususunun araştırılarak tüm deliller toplandıktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.