Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/15334 E. 2014/1733 K. 03.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/15334
KARAR NO : 2014/1733
KARAR TARİHİ : 03.02.2014

Tebliğname No : 15 – 2012/78926
MAHKEMESİ : Fethiye 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 15/12/2011
NUMARASI : 2007/388 (E) ve 2011/650 (K)
SUÇ : Güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Katılanın, 28.10.2003 tarihinde düzenlenen vekâletnameye istinaden sanığa, yatırım yapmak üzere toplam 228.000 Paund göndermesine rağmen, sanığın bu parayı zilyetliğin devri amacı dışında ve kendi özel amacı için kullanmak suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
Suç tarihinin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi amacıyla; sanığa en son paranın gönderildiği 21.12.2004 tarihinden sonra, paranın haksız olarak kullanıldığı tarihin kesin olarak belirlenmesi, bu kullanıma ilişkin belge ve delillerin dosyaya konulması, bu şekildeki haksız kullanım tarihinin suç tarihi olacağı dikkate alınarak, suçun 01.06.2005 tarihinden önce işlenmiş olması halinde 765 sayılı Kanun’un 102/4, 104/2 maddeleri gereğince kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi; suç tarihinin 01.06.2005’den sonra olduğunun tespiti halinde ise; sanığın katılan tarafından gönderilen paraları uhdesine geçirdiği iddia edildiğinden, katılan adına açılıp da sanık tarafından para çekme yetkisi verilen hesaba ilişkin olarak, vekaletnamenin düzenlendiği tarihten itibaren, bu hesaba, hangi dönemlerde, kim tarafından, ne kadar para yatırıldığının tespiti için geçmişe yönelik hesap ekstrelerinin getirtilmesi, banka kayıtlarının ve ilgili dekont ve makbuzların dosyaya konulması, gönderilen paralarla ilgili olarak gönderim sırasında bir açıklama girilip girilmediğinin araştırılması, sanığın, bu hesaba, kendi müşterilerinin de, para yatırdıklarını belirtmesi karşısında; bu iddiaların araştırılarak, söz konusu hesaba katılan dışında başkalarının da para yatırıp yatırmadığının tespiti ile bu paraların katılanla ilgisinin bulunup bulunmadığının belirlenmesi, bu şekilde para gönderen kişilerin bilgi sahibi sıfatıyla dinlenerek, parayı neden katılanın hesabına gönderdiklerinin sorulması, varsa sunacakları belge ve dekontların dosyaya konulması, sanıkla katılan arasında yapılan vekaletname dışında, sanığın ne şekilde yatırım yapacağı, hangi süreyle parayı kullanacağı hususunda sanıkların sözlü ya da yazılı bir anlaşmalarının bulunup bulunmadığının belirlenmesi, bu hususta tarafların ayrıntılı beyanlarının alınması, varsa buna dair belgelerin dosya içine konulması, sanığın savunmalarında, vekaletnamenin düzenlendiği tarihten sonra yapmış olduğu inşaattan katılana 2 adet daire verdiğini belirttiğinden, bu iddiaya ilişkin olarak, ilgili inşaata ait belgelerin getirtilerek, katılan tarafından gönderilen para karşılığında katılana bu şekilde daire yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi ve inşaatın yapılması ile dairelerin katılana teslim edilmesi, katılanın bunun için sanığa para göndermesi hususlarındaki belgelerin taraflardan istenerek onaylı suretlerinin dosya içine konulması, bütün delillerin toplanmasından sonra, bankacı, muhasebeci ve yatırım uzmanının bulunduğu bilirkişi kuruluna dosyanın kül halinde tevdiinin sağlanarak, katılanın, sanığa hangi tarihte ne kadar para gönderdiği, bu paraların sanık tarafından hangi tarihte nereye harcandığı, harcadığı yerlerin katılanla ilgisinin bulunup bulunmadığı, yapıldığı belirtilen inşaatın katılana ne zaman teslim edildiği, katılan tarafından gönderilen paraların, bu dairelerin alınması için yeterli olup olmadığı, hesaba başka kişilerden gönderilen paraların bulunup bulunmadığı, bu kişilerden gelen paraların kim için, hangi tarihte nereye harcandığı, sanığın, kendi özel işleri için bu hesabı kullanıp kullanmadığı, yurt dışından gönderilen paraları karşılayacak bir yatırım yapılıp yapılmadığı, bunlara dair belgelerin bulunup bulunmadığı hususlarında ayrıntılı ve denetime elverişli şekilde düzenlenecek rapordan sonra, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.