Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/15298 E. 2014/5998 K. 01.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/15298
KARAR NO : 2014/5998
KARAR TARİHİ : 01.04.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/271726
MAHKEMESİ : Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 23/06/2011
NUMARASI : 2008/637 (E) ve 2011/502 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanığın, müşteki Abdullah’tan, müşteki Halil’e ait 07 GK 258 plakalı aracı Tilbert P.J. Eyekerman adıyla 3 günlüğüne kiraladığı halde, aracın kiraladıktan 7 gün sonra bir otelde terk edilmiş olarak bulunduğu iddia edilen olayda; Tilbert P.J. Eyekerman isimli kişinin kimlik bilgilerini ve pasaportunu kullanmak suretiyle araç kiralayıp dolandırıcılık yaptığının iddia ve kabul olunması karşısında; eylemin, 5237 sayılı TCK’nın 158/1-d maddesinde öngörülen “kamu kurumunun vasıta olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdir ve değerlendirmesinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.