Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/15286 E. 2014/5999 K. 01.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/15286
KARAR NO : 2014/5999
KARAR TARİHİ : 01.04.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/271112
MAHKEMESİ : İzmir 17. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 13/04/2011
NUMARASI : 2009/1165 (E) ve 2011/181 (K)
SUÇ : Güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın, avukatlık ve işhanı yöneticiliği yapan katılanın yanında yardımcı personel olarak çalıştığı dönemde, katılanın müvekkillerinden ve iş hanı maliklerinden aldığı toplam 20.933,50 TL’yi uhdesinde tuttuğu iddia edilen olayda;
1)Katılan avukatın yanında sekreter olarak çalışan sanığın katılanın yöneticiliğini yaptığı işhanının aidat gelirlerini topladığı sırada mal edinmesinin ne tür hizmet ilişkisinden kaynaklandığı açıklığa kavuşturulmadan basit inancı kötüye kullanma yerine hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan hüküm kurulması,
2)Sanığın, bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda katılan adına topladığı paraları mal edinmesinin zincirleme biçimde gerçekleştiği gözetilmeden TCK’nın 43. maddesi uygulanmayarak eksik cezaya hükmedilmesi,
3)Hapis cezasının alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezasının belirlenmesi sırasında, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeye dayanarak tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle sanığa fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.