YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/15018
KARAR NO : 2014/6163
KARAR TARİHİ : 02.04.2014
Tebliğname No : 5 – 2012/71589
MAHKEMESİ : Çivril Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 17/11/2011
NUMARASI : 2010/26 (E) ve 2011/598 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanık M.. G..’ün Sökmen Köyü muhtarı, temyize gelmeyen diğer sanıklar O.. D.. ve H.. A..’in Sökmen Köyü’nün azaları olduğu, sanıkların köy ihtiyar kurulu olarak; katılanın elma kasalarının köy tüzel kişiliğine ait düğün salonunda belli bir meblağ karşılığında kalması için katılan ile aralarında katılanın amcasının oğlu olan tanık Bahattin Akgün aracılığıyla şifai olarak kira sözleşmesi yaptıkları, yapılan bu anlaşmada fiyat konusunda tarafları tanık B.. K..’un uzlaştırdığı, sanıkların dosya içerisinde bulunan 20/05/2009 tarihli belgeye göre; Sökmen Köyü İhtiyar Heyeti olarak katılanın köy tüzel kişiliğinde bulunan elma kasalarını, katılanın kira borcunu ödemediği gerekçesiyle tanık A.. S..’e satışına karar verdikleri, katılanın elma kasalarının satılması nedeniyle şikayetçi olduğu iddia edilen somut olayda; muhtar sanık M.. G..’ün, yaptığı savunmada; 2005 yılının Mayıs ayında katılan ile 625 adet kasanın köyde bulunan düğün salonunda dört ay boyunca durması için anlaştıklarını, katılanın Eylül ayına kadar kira bedelini ödediğini, ancak kira bitimi olan 2005 yılının Eylül ayından sonra ödeme yapılmadığı gibi 2006, 2007 ve 2008 yıllarına ilişkin kira bedelinin de ödenmediğini, katılana tanık B.. K.. vasıtasıyla haber gönderdiklerini, ancak; buna rağmen kasaların katılan tarafından teslim alınmadığını, kasaların fuzuli yer işgal etmesi ve düğün salonunun kullanılamaması nedeniyle köy tüzel kişiliğinin zarar gördüğünü, gelir elde etmek amacıyla kasaların satışına karar verdiklerini savunduğu, temyize gelmeyen diğer aza sanıkların da aynı doğrultuda savunma yaptıkları, tanık B.. K..un da savunmayı doğrular şekilde yapılan anlaşmanın dört-beş aylık anlaşma olduğunu belirttiği, katılanın kira bedelini ödediğini ispatlayamadığı gibi taraflar arasındaki ihtilafın hukuki ihtilaf olduğu, sanığa atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozmanın hükmü temyiz etmeyen sanıklar O.. D.. ve H.. A..’e CMUK’nın 325. maddesi uyarınca TEŞMİLİNE, 02.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.