Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/14661 E. 2014/6301 K. 03.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/14661
KARAR NO : 2014/6301
KARAR TARİHİ : 03.04.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/119214
MAHKEMESİ : Taşova Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 15/12/2009
NUMARASI : 2009/104 (E) ve 2009/245 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Somut olayda; eşi vefat eden katılanın evlenmek için bayan aradığı, Taşova ilçesi Çakırsu Köyü’ne kızını ziyarete gelen Kahramanmaraş’lı Ethem isimli şahsın uygun bir bayan olduğunu söyleyerek katılan sanık Cemal’i Kahramanmaraş’a davet ettiği, Cemal’in Kahramanmaraş’ta sanıklar Ahmet ve Naşide ile tanıştığı ve Naşide ile konuşup, evlenmek üzere anlaştığı, sanık Ahmet’in 18.01.2009 tarihinde Cemal’i arayarak bir gün sonra Naşide ile birlikte Taşova’ya geldikleri, Cemal’in Naşide’ye Taşova ilçe merkezinden yüzük ve küpe aldığı, yine Cemal’in tanık M.. Ç..’ın yanında sanık A.. E..’ya 1200 TL para verdiği, 19.01.2009 Naşide ve Cemal’in imam nikahı kıydırdıkları, ertesi gün sanık Ahmet
Elma’nın Amasya’yı gezmek bahanesi ile Çakırsu köyünden ayrıldığı, Naşide’nin ise Adana’daki kızının hastalığını bahane ederek Adana’ya kaçmak üzere iken katılan Cemal’in ihbarı üzerine yakalandığı anlaşılmakla, sanık Ahmet’in temyiz incelemesine konu olmayan sanık Naşide ile birlikte fikir ve irade birliği içerisinde, evlenme bahanesi ile katılandan haksız menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediğine dair kabulde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan yapılan yargılama neticesinde eylemi sabit görülerek dolandırıcılık suçundan TCK. 157/1. md uyarınca bir yıl hapis ve beş gün adli para cezasıyla cezalandırıldığı ancak hükümde infazda karışıklığa yol açacak şekilde gün para cezasının TCK 52/2. md uyarınca paraya çevrilmemesi
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.