Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/14579 E. 2014/5529 K. 25.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/14579
KARAR NO : 2014/5529
KARAR TARİHİ : 25.03.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/93420
MAHKEMESİ : Ankara 28. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 19/02/2009
NUMARASI : 2006/671 (E) ve 2009/170 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Somut olayda; sanığın, mali müşavir olan müştekiye İnternet kafe açacağını ortak olmasını isteyerek laptop bilgisayarı ve cep telefonunu alıp ortadan kaybolduğu iddia edilen olayda sanık ile müştekinin daha önceden tanıştıkları ve birlikte 2 yıl aynı yerde muhasebecik yaptıkları anlaşıldığından müştekinin aralarındaki güven ilişkisine dayanarak bilgisayarını ve cep telefonunu verdiği dikkate alınarak eyleminin güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.